Hancı Eğitim

Hancı Eğitim

Hancı Eğitim

PC’nizde ne kadar fazla veri saklıyorsanız verilerinizi kaybetme riskiniz de o kadar fazla. Değerli verilerinizden mahrum kalmamak için yedeklemeyi öğrenmeniz şart.

Devasa veri depoları haline gelen PC’lerimiz için yedekleme hayatımızın vazgeçilmesi durumuna geldi. Siz de önem verdiğiniz dosyalarınızı kaybetmek istiyorsanız çağın gereksinimi olan yedeklemeyi yerine getirmeniz gerek.

Windows Yedekleme ve Geri Yükleme Merkezi

Windows’un bütünleşik yedekleme aracını kullanarak verilerinizi harici bir sabit diske, USB belleğe ya da ağınızda bir bilgisayara yedekleyebilirsiniz. Yedekleme aracını çalıştırmak için Windows Vista’da Tüm Programlar > Bakım > Windows Yedekleme ve Geri Yükleme Merkezi yolunu, XP’de ise Programlar > Donatılar > Sistem Araçları > Yedekleme yolunu izlemeniz ve sihirbazın sizi yönlendireceği adımları takip etmeniz yeterli olacaktır. Yedekleme ve Geri Yükleme Merkezi’nde “Dosyaları yedekle” düğmesine tıkladıktan sonra yedeklerinizin konacağı diski veya ağ hedefini belirleyin, ardından hangi disklerinizin yedeklemeye dahil edileceğini seçin. Daha sonra hangi dosya türlerini yedeklemek istediğinizi seçeceksiniz. Son olarak da yedeklemenin hangi sıklıkta otomatik olarak tekrarlanacağını belirleyebilirsiniz.

Kesintisiz bir internet bağlantısı hepimizin hayalidir. Ne yazık ki internet erişimimiz çeşitli nedenlerle kesintiye uğrayabiliyor. Peki bağlantınızı en kısa sürede geri getirmenizi sağlayacak yöntemleri biliyor musunuz?

1. Fiziksel bağlantılar

İlk sırada denemeniz gereken bu yöntem tabii ki en basit ve en geçerli olanı: her şeyin doğru yerine bağlı olup olmadığını kontrol edin. Bağlantınız tamamen kesilmeden önce yavaşlamaya veya gidip gelmeye başladıysa, sorun büyük ihtimalle internet servis sağlayıcınızdan ya da işletim sisteminizden değil de donanımlarınızdan kaynaklanmaktadır. Bunu kontrol etmek sizin için çok zor olmamalı. Üstelik üreticiler genelde size yol göstermeleri için ürünlerine çeşitli ışıklı göstergeler eklerler (bkz. Madde 2). Günümüzde ev ağları bile oldukça karmaşık yapılara sahip olabiliyor. Örneğin masanızın altından geçen kablo geniş bant modeminizi router’ınıza, sunucunuza, kablosuz hub’ınıza veya dizüstü bilgisayarınıza bağlıyor olabilir. Böyle bir durumda modeminizi, ADSL kablonuzu, paylaşılan bağlantılarınızı, fiziksel ağ bağlantılarınızı ve kullandığınız tüm aygıtların bağlantılarını tek tek kontrol etmelisiniz.

Şu sıralar etkisi pek hissedilmese de, yakın gelecekte mobil cihaz işletim sistemi savışında kan gövdeyi götürecek. İki azılı rakip Microsoft ile Google’ın karşısında cep pazarının en güçlü yazılımcısı Nokia duruyor. iPhone ile ben de varım diyen Apple ise en ciddi rakiplerden biri.

Cep telefonları için işletim sistemi son birkaç yıla kadar pek de önemli bir konu sayılmıyordu. Sonuçta önemli olan kullanışlı bir arayüz ve telefonun fonksiyonlarını rahat kullanma olanağı idi. Fakat cep telefonlarının yeteneği arttıkça ve akıllı telefon satışlarının genel orandaki payı büyüdükçe hesaplar değişmeye başladı. Bilgisayarlardaki işletim sistemi hükümdarlığını savaşmadan ve kan dökmeden elde eden Microsoft için mobil dünyada durum farklı olacak. Çünkü bu pazarı doğuran ve taşıyan şirketlerden biri olan Nokia, piyasayı domine edecek gücü sahip durumda. 2004 yılının Şubat ayında İngiliz mobil yazılım şirketi Symbian’ın hisselerini büyük oranda alan ve sonrasından tamamını elde eden Nokia, önemli bir güce sahip.

Görevine Şubat sonu başlayan Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen’in müşterileri ve iş ortaklarıyla ilk kapsamlı buluşmasında Microsoft Corporation CEO’su Steve Ballmer, Tamer Özmen’i iş dünyasına tanıttı.

Türkiye’yi Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin ile aynı kategoride değerlendirdiklerini ve önem verdiklerine ifade eden Microsoft Corporation CEO’su Ballmer, Özmen’in mobil ve İnternet sektöründeki deneyimlerinin Microsoft Türkiye’nin yeni dönemdeki stratejileri açısından büyük bir öneme sahip olduğunu söyledi.

Microsoft Türkiye Genel Müdürü Özmen, yaptığı konuşmada bilişim endüstrisinin Bulut stratejileri ile yeni bir devrim yaşadığını ifade ederek, böyle bir anda Microsoft Türkiye’de görev almaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

AOC’nin 21,5″ (54,7 cm) ekran boyutuna ve yanlara monte edilmiş ayaklara sahip yeni 16:9 full HD ekranı, dizüstü bilgisayar sahipleri için doğru bir seçim. WLED arka aydınlatmaya sahip bu orijinal çözüm, dizüstü bilgisayarı ekranın ayakları arasına yerleştirilmesine olanak tanıyarak yerden büyük tasarruf sağlıyor.

Dizüstü bilgisayar kullanıcıları için monitör
AOC, yeni e2239Fwt ile, daha küçük ve daha portatif bilgisayarlara yönelik mevcut eğilime yanıt veriyor. Ancak, bu taşınabilirlik avantajının, klavye ve ekran boyutundan ödün vermeyi gerektiren bir bedeli var. Diz üstü ya da netbook bilgisayarları yanınızda taşıyabilmeniz için ekran ve klavyenin küçülmesi gerekiyor. Ancak çoğu kişi, evde ya da ofiste büyük ekran kullanmak istiyor. AOC, e2239Fwt ile, büyük bir ekranın tüm avantajlarından vazgeçmek istemeyen taşınabilir bilgisayar kullanıcılarına bir çözüm sunuyor.

Google önümüzdeki haftadan itibaren Google.com'dan şifreli aramaları başlatacak. Kullanıcıların https üzerinden arama yapmalarına izin verecek olan Google, bundan böyle sosyal ağların da yalnızca kullanıcı girişlerindekinden daha fazla şifreleme kullanmalarına ön ayak olabilir. Böyle bir geçiş ağlardaki gözetlemeleri ve internet üzerinde olan saldırıları azaltabilir.

Şifreleme sistemi kullanılmadan, okul ya da iş yeri ağları gibi ağlarda yaptığınız girişlerden sonra, yetkililer e-postalarınızı okuyabilir ya da internette nereye gittiklerinizi öğrenebilirler. Aynı olay açık şekilde Wi-Fi kullanan kullanıcılar için de geçerli.

İstenilen yazılım ve donanım bileşenleriyle bir araya getirilen cihazlar tüm kullanıcılara hitap ediyor.

İstenilen yazılım ve donanım ürünleri kullanılarak birleştirilmesi nedeniyle ''terzi usulü'' olarak adlandırılan toplama masaüstü bilgisayarlara ilginin artığı bildirildi. İşlemci hızı, harddisk kapasitesi, RAM, ekran kartı, ana kart, monitör gibi gibi seçeneklere göre toplanan bilgisayarların müşterinin çalıştığı sektör veya alana göre yüksek performans gösterdiği belirtildi.

Vatan Bilgisayar Genel Müdürü Hasan Vatan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, teknoloji perakendeciliğinin Türkiye'de büyüyen sektörlerden biri olduğunu söyledi.

Facebook ve Youtube'dan sonra 800 internet sitesine daha yasak konuldu.

Pakistan'da İslam'a ve Hz. Muhammed'e hakaret edildiği gerekçesiyle mahkeme kararıyla erişimi engellenen sosyal paylaşım ağı Facebook ve video paylaşım sitesi Youtube'dan sonra 800 internet sitesine daha aynı gerekçelerle erişim yasağı getirildi.

Pakistan Telekomünikasyon Kurumu (PTA) yetkilisi Vahac-us Sirac, söz konusu kararın hükümetin talimatıyla alındığını bildirdi.

PTA yetkilisi, bazı internet sitelerine uygulanan yasağın gözden geçirileceğini ve önümüzdeki günlerde bu sitelere erişim imkanı sağlanabileceğini belirtti.

Bilgisayarların ya da yazılımların değil! İşte dikkat edilmesi gereken kullanıcı güvenlik açıkları!

Yıllardır bilgisayar güvenliği üzerine belki milyon yazı yazıldı, tartışma yapıldı. Özellikle internetin gelişiyle birlikte, kullanıcılar artık çok daha dikkatli olmak zorunda kaldılar. Hemen her gün haberlerde yeni bir vaka duymak mümkün: "10,000 kişinin banka hesabı boşaltıldı" türü haberler ya da benzerleri... Suç işlenmedik gün geçmiyor sanki.

Ancak o kadar yazmaya, çizmeye rağmen, insanlar hâlâ o eski, bildik hataları yapmaya, suç cambazlarına fırsat vermeye devam ediyorlar. Sanırsınız ki bunca senedir bu konu üzerine tek kelime bile edilmemiş!

Google'ın merakla beklenen hizmetini kullanmak için artık davetiyeye gerek yok!

Google, Google Wave hizmetinin davetiyeyle çalışan beta'dan çıktığını, artık davetiye beklemeden bütün kullanıcıların kayıt olabileceğini duyurdu.

Google 2009 yılında yaptığı açıklamada, Google Wave'i 2010 sonunda yaygın kullanıma açacağını duyurmuştu. Google Wave, teknoloji dünyasında programın öncesinde çıkan nadir hizmetlerden oldu.

Google yaptığı açıklamada 6 aydır test edilen Google Wave'in özellikle grup çalışmalarında kullanıldığını belirtti. Wave, iş yerleri, okullar, takım çalışması yürüten ekipler için yakın koordinasyon sağlayan esnek bir araç.

Her gün cebinizde taşıdığınız büyük tehlikeden haberdar mısınız? Hayır, konumuz telefon değil...

Bilgi ve sistem güvenliği giderek daha büyük bir tehlike olmaya devam ediyor. Güvenlik devi McAfee, 2010 yılının ilk üç ayı boyunca incelediği tehlikeleri, hazırladığı özel raporu sayesinde kamuoyu ile paylaştı. Rapora göre güncel en büyük tehlike veri depolamak için kullanılan USB cihazlardan bulaşan solucanlar.

McAfee, USB solucanlarını açık ara en tehlikeli zararlı türü olarak açıkladı ama geri kalan tehlikeler de göz ardı edilecek gibi değil. Giderek yaygınlaşan sosyal ağ siteleri ve bu sitelerde paylaşılan kişisel bilgiler hacker'ların büyük ilgisini çekiyor. Rapora göre en tehlikeli ilk beş zararlının geri kalanlarının tümü kullanıcı şifrelerini çalmayı hedefleyen virüsler ve Truva atları.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın önderliğinde yürütülen son çalışmanın neticesinde Türkiye çok yakında önemli bir anlaşmaya imza atacak. 5 yıldan uzun bir süredir yürürlükte olan Avrupa Konseyi'nin "Sanal Ortamda İşlenen Suçlar Sözleşmesi" ile birlikte Türkiye, uluslararası sanal suçlarda diğer ülkelerle ortak çalışarak yurtdışındaki yayınlara müdahale hakkını elinde bulunduracak.

1 Temmuz 2004 tarihinde yürürlüğe giren Sanal Ortamda İşlenen Suçlar Sözleşmesi'ne çok yakında Türkiye de imza atacak. Bu anlaşmayla birlikte 43 ülkenin arasında bulunacak olan Türkiye, son yıllarda ciddi oranda artan sanal suçlarda uluslararası işbirliği fırsatına sahip olacak.

Bu anlaşmayı imzalayan devletler, bu imzadan sonra herhangi bir ikili anlaşmaya gerek duymadan diğer ülkelerden internet üzerinden yapılan suç içeren yayınları durdurabilme yetkisini elinde bulunduracak. Diğer bir deyişle, internette bulunan ve kişi haklarına doğrudan saldırı niteliği taşıyan ses veya görüntü içeriklerine (çocuk pornografisi, ağ güvenliği, telif hakkı ihlali, ırkçılık, bilgisayarlarla bağlantılı dolandırıcılık olayları gibi) ilgili devletin isteğiyle müdahele edilebilecek.

Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının (TİB) kararıyla Google'a ait bazı IP'lere (Internet Protocol Address), “hukuksal nedenlerden dolayı” erişim engellendi. Bu IP'lerin engellenmesiyle birlikte ise yasaklı olan YouTube'a dolaylı yoldan girmek iyice zorlaşırken, YouTube ile aynı IP'yi kullanan diğer Google siteleri de bu engelleme kararından nasibini aldı. BTK ise yaptığı son açıklamada, Google'ın IP'leri üzerinde herhangi bir engellemenin söz konusu olmadığını ve olayın sadece YouTube'un IP'lerinin güncellenmesinden ibaret olduğunu vurguladı.

Kullanıcılar özellikle 3 Haziran 'dan bu yana internet bağlantısında inanılmaz bir yavaşlama ve sıkıntı hissediyor.

Türkiye genelinde Google'ın ana arama sayfasındaki hizmetlere, örneğin Google Translate hizmetine erişimde sorun yaşanıyor. Aynı şekilde zaten yasaklı olan YouTube'a alternatif yöntemlerle erişen kullanıcılar erişemiyor. Esas sıkıntı ise Translate'de olduğu gibi Google hizmetlerine erişimde yaşanan sorunlar.

TİB’in YouTube yasağı bu kez Google’ın “erişim havuzunu” vurdu. YouTube’la birlikte bu havuzdan beslenen 30’u aşkın Google servisine erişim engellendi. Bu hizmetleri kullanan internet siteleri yavaşladı.

Google’a erişimde Türkiye’de dün ciddi sorunlar yaşandı, yavaşlama görüldü, bu durum bilgisayar sistemlerini ağırlaştırdı, zaman zaman arama motorunun birçok servisine ulaşılamadı. İnternet servis sağlayıcı şirketlere ‘internete erişememe’ ve ‘yavaşlık’ şikayetleri yağdı.
Tüm bunların sebebi Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın (TİB) YouTube yasağıyla ilgili aldığı yeni bir kararı dün uygulaması. Bilindiği gibi Google’ın sahip olduğu YouTube’a Türkiye’den erişim 2 yıldan bu yana (Mayıs 2005) Atatürk’e hakaret gerekçesiyle mahkeme kararıyla engelleniyor. Bu kararın uygulama tarafında da TİB duruyor.

Uzun süredir devam eden bağlantı sorunlarının sebebi, sonunda ortaya çıktı...

Kullanıcılar özellikle 3 Haziran'dan bu yana internet bağlantısında inanılmaz bir yavaşlama ve sıkıntı hissediyor.

Türkiye genelinde Google'ın ana arama sayfasındaki hizmetlere, örneğin Google Translate hizmetine erişimde sorun yaşanıyor. Aynı şekilde zaten yasaklı olan YouTube'a alternatif yöntemlerle erişen kullanıcılar erişemiyor. Esas sıkıntı ise Translate'de olduğu gibi Google hizmetlerine erişimde yaşanan sorunlar.

Dahası sayısız yerli ve yabancı internet sitesine erişim inanılmaz derecede yavaşlayabiliyor, ya da bazen bağlantı sağlanamıyor.

Türk internet kullanıcılarını çileden çıkartan bu durumun sebepleri konusunda ortaya farklı görüşler sürüldü. Ancak işin gerçek sebebi, resmi olarak ortaya çıktı...